Bir sakiden içtim şarap, Arştan yüca meyhanesi
Ol sakinin mestleriyiz, canlar anın peymanesi
Bir meclistir meclisimiz, anda ciğer kebap olur
Bir şem'dir bunda yanar, güneş anın pervanesi
Aşk oduna yananların, külli vücudu nur olur
Ol od bu oda benzemez, hiç belirmez zebanesi
Andaki mest olanların, olur Enelhak sözleri
Hallac-ı Mansur gibidir en kemine divanesi
Ol meclisin bekrileri, ol şah Ethem gibidir
Yüzbin olur her köşede, Belh şehrinin viranesi
Ey sat hezaran Bayezıt, anda muganniler çalar
Ütrük nefsek teal olur, ol çalgının teranesi
Yunus bu cezbe sözlerin cahillere söylemegil
Bilmez misin cahillerin nice geçer zemanesi
Bir gün senin defterini dürerler bir eyyam gelir
Kamu aklını başına dererler bir eyyam gelir
Tevhide uydur sözünü, mevlaya döndür yüzünü
Eynine kefen bezini, sararlar bir eyyam gelir
Azrail ala canını unuttura her sanını
Kara toprağa tenini, kararlar bir eyyam gelir
Tenha kabrinde kalıcak, amellerin arz olucak
Mahşer yerine yalıncak, sürerler bir eyyam gelir
Yunus eydür evvel baştan, ayırır seni kardaştan
Ne ettin kurudan yaştan, sorarlar bir eyyam gelir
Ey aşk eri aç gözünü, yer yüzüne eyle nazar
Gör bu latif çiçekleri, bezenüben geldi geçer
Bunlar böyle bezenüben, Dost'tan yana uzanuben
Bir sor Ahi sen bunlara, kancerudur azm-i sefer
Her bir çiçek bin naz ile, öğer Hakkı nazar ile
Bu kuşlar hoş avaz ile, ol Padişahı zikr eder
Öğer anın kadirliğin, her bir işe hazırlığın
İlle ömrü kasırlığın, anıcağız benzi solar
Rengi döner günden güne, toprağa dökülür gene
İbretdürür anlayana, bu ibreti arif duyar
Ne bilmegün bilmekdürür, ne gülmegün gülmekdürür
Son menzilin ölmekdürür, duymadınsa aşktan eser
Ger bu sırrı duyaydın, ya bu gamı yiyeydin
Yerinde eriyeydin, gideydi senden bu kar-ü bar
Bildik gelen geçer imiş, bildik konan göçer imiş
Aşk şarabın içer imiş, bu manadan her kim duyar
Yunus bu sözleri ko gil, kendüzünden elin yu gil
Senden ne gele bir de gil, çün Hak'tan gelir hayr ü şer
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder